Rüyalar Üzerine...
- Bilal Kaya
- 17 Kas
- 2 dakikada okunur
Güncelleme tarihi: 25 Kas
Sigmund Freud’un hipnoz, histeri ve rüya çalışmalarından yola çıkarak geliştirdiği psikanaliz, insan zihninin görünmeyen yönlerini inceleyen özgün bir disiplin hâline gelmiştir. Bilim ve felsefenin uzun süre uzak durduğu bilinçdışı kavramını ele alan Freud, özellikle rüyaların bu alana açılan bir kapı olduğunu savunur. Düşlerin Yorumu adlı eseriyle rüyaların yapısını ve işleyişini ayrıntılı biçimde ele almış, psikanalizin kuramsal temelini bu çalışma üzerine inşa etmiştir.
Freud’a Göre Rüyalar,
Bilinçdışındaki çatışmaların simgesel bir anlatımıdır. Rüya içeriği iki katmandan oluşur: bilinç düzeyinde görülen “açık içerik” ve bu görünür tabakanın ardında yer alan “gizli içerik”. Gizli içeriğe ulaşmanın yolu, serbest çağrışım yöntemiyle rüya imgelerinin çağrıştırdığı anlamların takip edilmesidir. Freud, rüyaların oluşumunda iki temel mekanizmanın rol oynadığını belirtir: yoğunlaşma (metaforik birleştirme) ve yer değiştirme (duygusal yükün başka bir ögeye aktarılması). Bu mekanizmalar sayesinde bilinçdışı malzeme, rüyada tanınmaz bir biçime bürünür (Balkaya, 2013).
Freud, rüyaları “bilinçdışına giden kral yolu” olarak tanımlar (Freud, 1996). Rüyalarda zaman, mekân ve mantık kurallarının askıya alınması, bilinçdışı düşünme tarzını görünür kılar. Böylece rüya, kişinin bastırılmış arzularını, çatışmalarını ve çocukluk döneminden gelen izleri anlamada eşsiz bir araç hâline gelir.
Freud, rüyalar kadar gündüz düşleri üzerinde de durur. “Yaratıcı Yazarlar ve Gündüz-Düşleri” adlı makalesinde, çocukluk oyunlarının yetişkinlikte fantezilere dönüştüğünü ifade eder ve gündüz düşlerini “gökyüzünde kuleler inşa etmek” şeklinde metaforlaştırır (Freud, 1999). Çocuklukta kurulan oyun dünyası, yetişkinlikte zihinsel tasarımların ve hayal kurmanın temelini oluşturur. Freud’un ortaya koyduğu bu kavram, daha sonra Lacan tarafından “fantazi” terimiyle kuramsal açıdan genişletilmiştir.
Psikanaliz kuramının önemli yapı taşlarından biri de bastırma mekanizmasıdır. Bastırma, kişinin acı verici ya da kabul edilemez bulduğu yaşantıları bilinçdışına itmesidir. Bu içerikler tamamen yok olmaz; bilinçdışında varlığını sürdürür ve belirti, davranış ya da rüya şeklinde kendini dışa vurabilir. Bastırılan içerik ile bilinç arasında oluşan gerilim, histeri, obsesyon ve fobi gibi nevrotik belirtilerin temelini oluşturur. Freud’a göre nevrozların kökeni özellikle erken çocukluk deneyimlerine dayanır. Bu dönemde yaşanan olaylar, bireyin duygusal yapılanmasında kalıcı etkiler yaratır (Freud, 1996).
Freud’un kuramında cinsellik de merkezi bir konumdadır. Cinselliğin yaşamın başlangıcından itibaren var olduğunu savunur ve bu görüşü psikanalizin en yenilikçi kavramlarından biri hâline gelir. Freud’un psikanalitik yöntemi zamanla hipnozdan serbest çağrışıma, direnç analizi ve aktarım çalışmalarına doğru evrilmiştir. Bu yöntem, kişinin duygu ve düşünce örgüsünü görünür kılarak bilinçdışı süreçlerin anlaşılmasını sağlar. Böylece psikanaliz, insanın içsel çatışmalarını çözümlerken aynı zamanda kişilik yapısının derinliklerine inmeye olanak tanır.
Kaynakça
Balkaya, N. (2013). Psikanalize giriş. İstanbul: Pinhan Yayıncılık.
Descartes, R. (2021). Metafizik düşünceler (Çev. X). İstanbul: Yayınevi.(Not: Çevirmen ve yayınevi bilgileri metinde verilmediği için temsilî yazıldı. İstersen gerçek kaynağa göre düzeltebilirim.)
Freud, S. (1996). Düşlerin yorumu (Çev. A. Yasa). İstanbul: Payel Yayınları.
Freud, S. (1999). Yaratıcı yazarlar ve gündüz-düşleri. In Sanat ve edebiyat üzerine (Çev. A. Yasa). İstanbul: Payel Yayınları.
Uzman Psikolog Bilal Kaya ile Psikolojik Destek
Samsun Atakum merkezli ve online olarak bireysel psikolojik danışmanlık hizmeti sunuyorum. Kaygı, stres, özgüven ve ilişki sorunları alanında profesyonel destek için:🌐 www.bilalkaya.net📍 Samsun Psikolog / Online Danışmanlık
Yorumlar